HAKKI EREN
BULAK KÖYÜ
Sayın Bulaklılar, Bu Muhtarlık duyurusu, Muhtar olarak sizlere yazdığım son duyurudur... Hakkı EREN olarak her zaman (sağ olduğum sürece) görüşüp, mesajlaşacağız. Bana oy vererek Muhtar seçilmemi sağlayanlardan özür dileyerek, Muhtarlık görevimden istifa ettiğimi bildirmek zorundayım. Dilekçemi Karabük Valiliğine vererek, 01.08.2011 tarihinden geçerli olmak üzere istifamı sunmuş bulunmaktayım. 2006 yılında Muhtarlığa talip olduğumu sizlere bildirirken, tek düşüncem vardı. Ekmeğini yediğim, suyunu içtiğim Köyümüze; Bürokrasideki bilgi ve deneyimimden yararlanarak hizmet etmek ve Devletin imkanlarından istifade edecek hizmetlerin getirilmesini sağlamaktı. Son güne kadar da bu düşünce doğrultusunda hareket ettim. Sağ olun bana güvendiniz, inandınız ve beni seçtiniz. Buradan neler yaptığımı ya da neler sağladığımı, hangi destekleri aldığımızı tek tek yazmayacağım. Çünkü bana göre en önemlileri yer altında kaldı, görüntüde olmadığı için çabuk unutuluyor... İlk dönemimde köyümüz ve köylümüz için iki önemli gelişme olmuştu; 1. Köyümüzün "Kentsel Sit Sınırlarına" alınmasıydı. Bu konu, belli kişilerce benim üstüme yıkılsa da, şunu her zaman dile getirdim ki, sit çalışmaları 2003 yılında başlatılmış ve 2008 yılında uygulamaya geçirilmiştir. Kişisel ve/veya Muhtar olarak hiç bir makamdan köyün sit alanına alınmasıyla ilgili sözlü yada yazılı talebim olmadı. İnansanız da, inanmasanız da gerçek budur. 2. Köyümüzün, okul binasını da içine alacak şekilde Karabük Belediyesince "Mücavir Alan" sınırlarına alınması kararıydı. Bu iki önemli konu, köyde yaptığımız toplantılarda tartışılmış ve alınan ortak kararlar doğrultusunda yargıya taşınmıştır. "Sit Alanı" davası aleyhimize, "Mücavir Alan" davası lehimize sonuçlanmıştır. Davalar şu an için temyizdedir. Aslınnda ben 2009 yılı seçimlerinde Muhtar adayı olmamıştım. Ancak, sizlerden gelen aşırı baskı sonrası aday oldum. Ve oylarınızla tekrar göreve geldim. İki yıldır da, ilk dönemimdeki düşünce ve duygularımla görevimi yürüttüm. Köyümüzü ve köylümü hemen her makam ve mevkide en iyi şekilde temsil etmeye çalıştım. Alehte olabilecek hiç bir uygulamaya taviz vermedim. Her çevrede taleplerimizi dile getirdim. Geleceğe yönelik her çalışmanın içerisinde oldum. Uykuda olmadığım her saat (inanmaya bilirsiniz)köyümüz ve köylümüz için neler yapabiliri mi düşündüm. Yapılması gerekenleri tavizsiz, mümkün olduğunca kişileri kırmadan uyguladım. Eşim, dostum, akrabam demeden, ayırımcılık yapmadan görevimi yerine getirmeye, yol gösterici olmaya çalıştım. Acımasız ve haksız eleştirilere tepki vermeden işimi yaptım, aldığımız kararlarda kişilerin değil toplumun, yani köylünün menfaatlerini hep ön planda tuttum. Vicdanım rahattır. Fakat son zamanlarda, beni destekleyenlerin de aralarında olduğu, görüşlerine değer verdiğim dostlarım bana şunu söylemeye başladılar; "Sen Muhtarlığı bırakırsan, yararlı hizmet yapacak kişiler çıkabilir..." Bu durumda bana düşen köyüme ve köylüme daha yararlı olacaksa, bu işin önünü tıkamak değil, açmak olacaktı ve ben de bu düşünceyle istifa ederek gelecek kişilerin önünü açıyorum. Hayırlı olsun... Köyümüzün geleceğiyle ilgili birkaç düşüncemi yazmak istiyorum. Bulak Köyünün önü, atalarımızın bıraktığı tarihsel miraslar nedeniyle turizm yönünden açıktır. Tarihi geçmişi ve günümüze kadar korunabilmiş yapılarıyla, her zaman değerini koruyacak durumdadır. Yapılması gereken, bu değerleri işleyebilmek ve suna bilmektir. Bulak Köyünün geleceği turizmdir. Gençlerimizin bu yönde çalışıp, kendilerine iş sahası yaratmaları gerekir. Görevde kaldığım sürece, köydeki hizmetlerde ama az, ama çok maddi ve manevi destek olan köylülerime minnet ve şükranlarımı sunarım. Son olarak, 2006-2009 yıllarında ve 2009-2011 yıllarında birlikte olduğumuz, aldığımız her kararda ve yaptığımız her hizmette bana yardımcı olan AZA arkadaşlarıma (Vefat ederek aramızdan ayrılanlara Allahtan rahmet diliyorum. Nur içersinde yatsınlar. Varsa Allah taksiratlarını affetsin.) teşekkür ediyor, göreve devam edenlere başarılar diliyorum. Hoş kalın. Hoşça kalın. Sağlıklı kalın. Saygılarımla... Hakkı EREN
Sayın Bulaklılar,
Bu Muhtarlık duyurusu, Muhtar olarak sizlere yazdığım son duyurudur... Hakkı EREN olarak her zaman (sağ olduğum sürece) görüşüp, mesajlaşacağız.
Bana oy vererek Muhtar seçilmemi sağlayanlardan özür dileyerek, Muhtarlık görevimden istifa ettiğimi bildirmek zorundayım. Dilekçemi Karabük Valiliğine vererek, 01.08.2011 tarihinden geçerli olmak üzere istifamı sunmuş bulunmaktayım.
2006 yılında Muhtarlığa talip olduğumu sizlere bildirirken, tek düşüncem vardı. Ekmeğini yediğim, suyunu içtiğim Köyümüze; Bürokrasideki bilgi ve deneyimimden yararlanarak hizmet etmek ve Devletin imkanlarından istifade edecek hizmetlerin getirilmesini sağlamaktı. Son güne kadar da bu düşünce doğrultusunda hareket ettim. Sağ olun bana güvendiniz, inandınız ve beni seçtiniz. Buradan neler yaptığımı ya da neler sağladığımı, hangi destekleri aldığımızı tek tek yazmayacağım. Çünkü bana göre en önemlileri yer altında kaldı, görüntüde olmadığı için çabuk unutuluyor...
İlk dönemimde köyümüz ve köylümüz için iki önemli gelişme olmuştu; 1. Köyümüzün "Kentsel Sit Sınırlarına" alınmasıydı. Bu konu, belli kişilerce benim üstüme yıkılsa da, şunu her zaman dile getirdim ki, sit çalışmaları 2003 yılında başlatılmış ve 2008 yılında uygulamaya geçirilmiştir. Kişisel ve/veya Muhtar olarak hiç bir makamdan köyün sit alanına alınmasıyla ilgili sözlü yada yazılı talebim olmadı. İnansanız da, inanmasanız da gerçek budur.
2. Köyümüzün, okul binasını da içine alacak şekilde Karabük Belediyesince "Mücavir Alan" sınırlarına alınması kararıydı.
Bu iki önemli konu, köyde yaptığımız toplantılarda tartışılmış ve alınan ortak kararlar doğrultusunda yargıya taşınmıştır. "Sit Alanı" davası aleyhimize, "Mücavir Alan" davası lehimize sonuçlanmıştır. Davalar şu an için temyizdedir.
Aslınnda ben 2009 yılı seçimlerinde Muhtar adayı olmamıştım. Ancak, sizlerden gelen aşırı baskı sonrası aday oldum. Ve oylarınızla tekrar göreve geldim. İki yıldır da, ilk dönemimdeki düşünce ve duygularımla görevimi yürüttüm. Köyümüzü ve köylümü hemen her makam ve mevkide en iyi şekilde temsil etmeye çalıştım. Alehte olabilecek hiç bir uygulamaya taviz vermedim. Her çevrede taleplerimizi dile getirdim. Geleceğe yönelik her çalışmanın içerisinde oldum. Uykuda olmadığım her saat (inanmaya bilirsiniz)köyümüz ve köylümüz için neler yapabiliri mi düşündüm. Yapılması gerekenleri tavizsiz, mümkün olduğunca kişileri kırmadan uyguladım. Eşim, dostum, akrabam demeden, ayırımcılık yapmadan görevimi yerine getirmeye, yol gösterici olmaya çalıştım. Acımasız ve haksız eleştirilere tepki vermeden işimi yaptım, aldığımız kararlarda kişilerin değil toplumun, yani köylünün menfaatlerini hep ön planda tuttum. Vicdanım rahattır.
Fakat son zamanlarda, beni destekleyenlerin de aralarında olduğu, görüşlerine değer verdiğim dostlarım bana şunu söylemeye başladılar; "Sen Muhtarlığı bırakırsan, yararlı hizmet yapacak kişiler çıkabilir..."
Bu durumda bana düşen köyüme ve köylüme daha yararlı olacaksa, bu işin önünü tıkamak değil, açmak olacaktı ve ben de bu düşünceyle istifa ederek gelecek kişilerin önünü açıyorum. Hayırlı olsun...
Köyümüzün geleceğiyle ilgili birkaç düşüncemi yazmak istiyorum. Bulak Köyünün önü, atalarımızın bıraktığı tarihsel miraslar nedeniyle turizm yönünden açıktır. Tarihi geçmişi ve günümüze kadar korunabilmiş yapılarıyla, her zaman değerini koruyacak durumdadır. Yapılması gereken, bu değerleri işleyebilmek ve suna bilmektir. Bulak Köyünün geleceği turizmdir. Gençlerimizin bu yönde çalışıp, kendilerine iş sahası yaratmaları gerekir.
Görevde kaldığım sürece, köydeki hizmetlerde ama az, ama çok maddi ve manevi destek olan köylülerime minnet ve şükranlarımı sunarım.
Son olarak, 2006-2009 yıllarında ve 2009-2011 yıllarında birlikte olduğumuz, aldığımız her kararda ve yaptığımız her hizmette bana yardımcı olan AZA arkadaşlarıma (Vefat ederek aramızdan ayrılanlara Allahtan rahmet diliyorum. Nur içersinde yatsınlar. Varsa Allah taksiratlarını affetsin.) teşekkür ediyor, göreve devam edenlere başarılar diliyorum.
Hoş kalın. Hoşça kalın. Sağlıklı kalın. Saygılarımla...
Hakkı EREN
Kapat